Cote d'azur ( cannes-nice-monaco )

5 Nisan 2013



NICE
       Aslında interrail rotamın ikinci durağı Marsilya olacaktı, ta ki yolda kararımı değiştirene kadar. Marsilya'ya vardığımda saat 2 olacaktı, Montpeiller'de treni beklerken ani bir rötar ile 2 saat daha koymam gerekti üstüne yani 4'de varacaktım. Marsilya'da konaklamanın biraz pahalı olması ve ayrıca görmem gereken bir yerinde olmaması, kararımdan vazgeçmeme sebep oldu. Barcelona'dan Marsilya'ya rota şu şekilde ; Barcelona-Figueros-Montpeiller-Marsilya . Yaklaşık 5 saat sürüyor hızlı tren ile. 13 euro civarında bir ekstra ödeyerek. Diğer türlü 10 saat sürüyor yolculuk. Marsilya'dan Nice ise 2 saat sürüyor. Nice'de dört gece kalacağım. Ayrıca ilkokulda Türkçe derslerinden öğrendiğim, ''tren ile ilgili bütün kelimeler dilimize Fransızcadan geçmiştir.'' sözünü yaşadım. Montpeiller'de 40 kadırgalı gücünde bir Fransız hanımla Marsilya trenini beklerken, '' retard '' yazısını gördüm. retard, retar, reetaör, aa rötar ... tarzında bir iç konuşma gerçekleştirdim.
      Nice'de 4 gece kalmamın sebebi, Cannes-Monaco gibi şehirlere 30 dakika uzaklıkta olması ve hostelin gayet ucuz olması. Nice'in pahalı hayatından hiç ama hiç etkilenmedim. Hostelin, yaz ayları için .çok güzel bir konumu var. Sahile 300 metre. Hostelin adı: Villahostels. Tren istasyonuna sadece 10 dakika yürüme mesafesinde. Otobüs ücretleri 1 euro, Cannes ve Monaco'ya 1 euro ile günü birlik turlar yapılabilir. Özel olarak müze,anıt vs gibi bir yer görme planım yok. Sadece sahilinde uyumak ve yürümek, ve pek tabii ki düzeni görmeye geldim. Nice'de Adalet sarayı'nın önünden geçince, Ayhan abimin kulaklarını çınlattım. 21 mart 2013 Nice'de denize giren 65-70 yaşlarında, ortalama 1.65 boylarında, 55-60 kilo civarındaki 10 kişilik ihtiyar heyetini görüyorum. Ayrıca Nice'de Çin işi fast food dükkanlarına sıkça rastlamak mümkün. Nice'in denizinin eşsiz olmasının sebebi , denizi filtrelemeleri. Zaten Türk işi şüphelere bürünmüştüm. Nası bu kadar berrak oluyor ya ?. Fransa'nın güneyi trenle seyahat etmek için de gayet uygun, kontrol eden yok, rezervasyon isteyen yok. İnterrailciler için güzel bir bölge. Nice'de Eski şehir ve Massena meydanında sessiz sakin yürünebilir. Oradan sahile inip, farklı aktivitelerde bulunulabilir. Turuncu, Pembe, Yeşil renkli evlerin birlikteliği eşliğinde eski şehirde ki çicek pazarına gidilebilir. Ayrıca şehirden tramway geçmesi beni benden aldı gene. Baştan sona gidilebilir. ( 1euro). Ayrıca sarjlı arabalarda denenebilir. Ayhan abim denedi...








                                                                        CANNES

                Diğer gün Cannes'a doğru yola çıkıyorum. Tren istasyonları hep şehrin merkezinde. Rota belli, film festivallerinin yapıldığı salonu görmek. Ardından sahile uzanmak. Hava sıcak, tabii ki su soğuk. Festival salonuna vardığımda , Türkiye'de ki herhangi bir Atatürk kültür merkezinden bir fazlası olmayan bir dış yapıya sahip. Şaşırdım. Hollywood'a nazire yaparcasına, girişinde ünlülerin ayak izleri değil de el izleri var. Binanın hemen arkasındaki sahili yelkenlerin kuşattığı görülebilir. Sahil boyunca yürüdükten sonra kendimi kumsala atıp kuma yatıyorum. Cannes'i Nice'den ayıran en önemli husus, sahilinin kum olması. Marmara ve Ege'nin Marmaraya çatan kısımlarında yazlıgı olanlar ( Esenköy, Armutlu, Çınarcık ) Nice'i beğenebilir. Taşkolik yazlıkçıların burun kıvırabileceği bir yer olabilir Cannes. Cannes için çok da fazla söylenecek söz yok. Yaşam standartların yüksek olduğu bir sahil şehri. Gelin görün ...



                                                       MONACO-MONTE CARLO


             Bir diğer gün Cannes'dan sonraki adresim Monaco-Monte Carlo. Formula 1 pistinin Dünyada şehrin içinden geçtiği tek yer burası. 25 dakikaya trenle varmak mümkün. Şehir pahalılığı ile ünlü. Şüphesiz yaşam pahalıdır ama turistik olarak uygun yerler bulunabilir, yeme içme için. Napolitan pizza, tiramisu ve su - 15 euro tuttu. Monaco tren istasyonu limana çok yakın.  5 dakika yürüme mesafesinde. Limanda tekneler karaya demir vurmuş, insanlar içeride keyif yapıyorlar. Monte Carlo'ya doğru yürüyorum. Meşhur Casino'yu görmeden olmaz. Giriş ücretsiz. İçeride çeşitli oyunlar mevcut. Ben tuvaletini kullandım, tavsiye ederim, memnun kaldım. Sükse ve şaşanın ön plana çıktığı bir yer Monaco. Çok fazla ilgimi çeken tarihi ve kültürel bir olay yok. Ama Dünya gözüyle görülmesi gereken bir yer. Akvaryum müzesi meşhur, turistler epey ilgi gösteriyor, denenebilir.




      Ayrıca Cote d'azur bölgesinde Antibes yaz aylarının vazgeçilmez yerlerinden birisi. Sahilleri meşhur. Ben bir de St paul ve vence bölgesine uğradım, bir yürüyüş yapıp döndüm. Çok açmadı beni. Gece hostele döndüğümde 3 Güney Koreli ve 1 Japon arkadaşla birlikte yemeğe çıktık. Balığı tuttukları gibi yiyen bir ekiple, balık restaurantına gittik. Cana yakın bir ekip. Japon futbol aşığı. Koreli gemi ve yat işlerine başvurmaya gelmiş, diğer 3 koreli ise turist. Asyalılara özgü 10-15 kez düşme tehlikesi geçirdiler, restauranta varana kadar. Güzel bir yemek ve sohbetten sonra Hostele geri döndük. Cote d'azur macerası bu kadar...


0 yorum:

Yorum Gönder