El Escorial

15 Şubat 2013



  

       Bugün ki konumuz '' El Escorial ''. Unesco Dünya Miras Listesinde bulunan dini ve kültürel bir miras. İspanya'nın kırkiki mirasından biri. Muazzam bir saray ve aynı zamanda manastır. Bu eseri salt bir kaç kelimeyle özetlemek zor. Mark Williams'ın '' The Story of Spain'' adlı kitabında şöyle bir değerlendirme var Escorial için ; 134 kilometre uzunluğunda korridor, 16 avlu, 15 dehliz, 86 merdiven , 1200 kapı ve 2000'den fazla pencereye sahip devasa bir saray. 1563 yılında yapımına başlanan bu saray 21 yıl sonra yani 1584 yılında tamamlanmış. Juan Bautista de Toleda ve Juan de Herrera sarayın mimarları. Saray 2.Felipe yaptırıyor , 470 yıl sonra benim bu yazıyı yazacağımdan habersiz.... Özellikle sarayda ilgimi çeken husus bahçe ve girişindeki muazzam geniş alan. Saraya 5 euro karşılığında öğrenci kartımı göstererek giriyorum. Sanırım diğer türlü 10 euro civarında bir meblağ ödemek gerekiyor. Ayrıca girişte gördüğüm halıların üzerindeki dini resimler çok etkileyiciydi. Hereke halısının üzerine daha önce hiç sanat işlenmemişti. Tavan süslemeleri ise içeriye ayrı bir hava katmış. Ayrıca El Escorial saraydan ziyade aynı zamanda sarayın bulunduğu şehir. '' San Lorenzo de Escorial ''



             Madrid Chamartin tren istasyonundan Escorial'e ulaşmak 54 dakika. Her saatte bir tren mevcut. Renfe ya da cercanies adlı şirketlerin internet sitelerinden saatlere bakılabilir. Gidiş 3.95 euro git gel toplam 7.90 euro. Escorial'e vardıktan sonra istasyonun önünden saraya otobüsler mevcut 1.30 euro karşılığında saraya götürüyorlar. Ben giderken otobüs, dönerken yürümeyi tercih ettim. Uzun yollarda koyun ve keçi görmekten sıkılanlar için ideal bir yol. Çünkü geyik ve boğaların yoüunlukta olduğu bir bölge.



 UBOR-METENGA peşime takılmadan biraz daha gezmek istiyorum, hazır Dönüş filmindeki çocukların babaları gelmeden önceki özgürlüklerine sahipken . Ayrıca hazır çapı bir olan dairenin çevresi umrumda değilken Kıta'nın güzelliklerini görmek istiyorum.



   

0 yorum:

Yorum Gönder