Budva

29 Kasım 2012



Sabah 6'da Tiran'dan hareketle Budva'ya doğru yola çıktık. Arnavut bir amca minibüsüyle bizi Karadağ'a götürüyor. 2 tane Polonyalı 2 tane Arnavut bir Türk yola koyulduk. Yolculuk 3.5 saat sürdü. Pasaport kontrolü sıkıntısız geçti. Karadağ'a girer girmez inanılmaz bir manzara karşılıyor sizi.Sırasıyla  Ulcing, Bar, Petrovac gibi Karadağ'ın Adriyatik kıyıları mükemmel bir doğaya sahip. Zaman zaman bir arabanın zar zor geçebileceği darlıktaki yollar beni uyutmadı yolda. İyi ki de uyumamışım. Karadağa girer girmez video çekmeye başladım. Karadağ bağımsızlığını 2006 yılında almış bir ülke. Aynı zamanda para birimi euro. Karadağ, diğer Balkan ülkelerine nazaran para biriminden dolayı biraz pahalı gelebilir. Ama Avrupa'dan gelenler için Karadağ çok güzel bir tatil mekanı. Karadağ'da doğa sporları da gelişmiş . Ayrıca kış turizmi ve deniz turizmi önemli bir gelir imkanı demek onlar için. Karadağ , ayrıca diğer Balkan ülkelerine göre İngilizce iletişimi açısından da olumlu bir görüntü çiziyor. Gençler ve esnaf tek tük İngilizce konuşabiliyor. Turizmin faydalarından biri de bu. Ayrıca burada da Türk dizileri meşhur.İstanbuldan geliyorum deyince oo Ali riza bey, Bihter , Ezel gibi karakterleri hemen sıralıyorlar. Budva'da otobüs terminalinden yürüyerek '' Old Town'' a geçtim. Yaklaşık 10 dakika sürüyor. Budva'ya gelmeden yolumuzun üstünde sveti stefan'da fotoğraf çekilmeyi ihmal etmiyorum. Burası Singapurlu bir yatırımcı tarafından işletilmekte. 75 euro civarında bir giriş ücreti var. Ücret sadece sahile giriş için. Aynı zamanda Karadağ'ın nüfusu 700.000 civarında. Alternatif bir tatil beldesi olmakta şu sıralar. Budva'da Old town'da sahile 100 metre uzaklıkta '' Montenegro Hostel''i tavsiye ederim. Budva'da kültür turu adına pek fazla bir şey olmadığından direkt kendimi sahile atıyorum. Adriyatik kıyıları mükemmel bir deneyim. Hostele geri döndüğümde Amy isminde bir kızı ağlarken görüyorum. Yeni Zelanda'dan gelen Amy Ispanya'dan başlamış turuna, 3.ayı tamamlamış gezisinde. Novi Sad'dan Budva'ya gelmiş dün gece inerken bavulunu almaya giderken bavulunu bulamamış, kısacası çalmışlar. Doğal olarak otobüs terminalinde İngilizce konuşan birini de bulamayınca mağdur bir durumda Hostele yerleşiyordu. Sonunda onunla birlikte gene sahile yüzmeye gittik. Gün boyu denizde keyif yaptıktan sonra, kendimi Budva'nın eski şehrinin dar ve tarihi sokaklarına atıyorum. Tarihi yapılar oldukça etkileyici. Biraz şehirde ve sahilde yürüdükten sonra Hostel'deki muhabbetin içinde kendimi buluyorum. 3 Avustralyalı yeni uyanmıştı ben hostele döndüğümde , gezi planlarının sınırsız olduklarını anlattılar. Benim  ise sabah erken kalkıp Kotor'a gitmem gerektiğini söyleyip vedalaştık.Budva kesinlikle görülmesi gereken bir yer.  Kotor'da görüşmek üzere.

0 yorum:

Yorum Gönder